Hiç kimse sözü eğip bükmeye, esastan kaçmak için mazeret üretmeye kalkışmasın. Eğer “müslüman”sak, eğer İslam’a aykırı “Laik-Kapitalist düzen”den rahatsızsak, sorunlara getireceğimiz çözüm önerileri İslam’ın hükümlerine uygun olmalı. İslam’ı referans almadan yapacağımız her iş, atacağımız her adım, getireceğimiz her kural, müslüman sıfatını taşıdığımız sürece aleyhimize yazılacak bir negatif puan olacaktır ve bir süre sonra toplum, İslami hassasiyetlerimizden şüphe etmeye başlayacaktır.
Bugün üçüncü gündür ele aldığım “asgari ücret” konusunda da, eğer müslümansak İslam’ı referans alarak çözüm getirmek zorundayız. Müslüman bir “politikacı”, müslüman bir “işveren”, müslüman bir“bürokrat”, müslümanların yönettiği “kurumlar” vs.; çalıştırdıklarına verecekleri asgari ücreti, “İslam’ın öngördüğü hudutlar”a göre belirlemek zorundadır. Tabiî eğer gerçekten “müslüman duyarlılığı”nı taşıyorlarsa...
Bu saatten sonra, yapılacak her işte “İslami kriterler”i aramak artık bu“müslüman toplum”un hakkıdır diye düşünüyorum. Artık “toplumun inanç, kimlik ve kişilik değerlerine uygun bir değişim/dönüşüm”, bütün yapılanların özünü ve esasını teşkil etmeli.