TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı yaklaşıyor. Yayıncılar, yazarlar, kitap tutkunları programlarını açılış günü olan 4 Kasım Cumartesi’ye göre yapıyorlar… Her sene olduğu gibi bu yıl da DÜNYA Kitap dergisi, fuarın açılışından bir gün önce çok özel bir sayı ile sizlerle olacak…
Fuar’ın Onur Yazarı bu yıl Ayla Kutlu… Kendisiyle ilgili kitabın hazırlıklarını bitirmek üzereyim… Adı, oylumlu bir kitaba dönüşeceği belli oldu. Bugün, o kitaptan birkaç sayfayı paylaşmak istiyorum:
Ayla Kutlu, Antakya doğumlu… Antakya, içinden nehir geçen bir kent. Antik adı Orontes olan Asi, Lübnan topraklarından doğup Hatay’dan Akdeniz’e dökülüyor. Yani, güneyden kuzeye akan dünyadaki sayılı nehirlerden birisi… Ayla Kutlu’nun romanlarından birisinin adı da “Asi… Asi…”
Hazırladığım kitapta bakın nasıl anlatıyor ilk kez yayınlanacak sözcükleriyle Ayla Kutlu, Asi ile olan ilişkisini: “O zamanlar yatağının kıyıları taşla kaplı olmayan Asi, şehrin daha organik bir parçasıydı ve kıyıları çok güzeldi. Köprünün, o eski, çimentodan olmayan, çok eski bir teknikle yapılmış köprünün duvarlarına, korkuluklarına hayranlık duyardım. Kalındı, kunttu, insana güven veriyordu. O, sudan koruyormuş filan gibi gelirdi. Yıkılmadan önce dört gözü vardı, halbuki, bir zamanlar 6-7 gözü olduğunu okumuştum. Çünkü Asi, o zamanlar çok daha büyükmüş. İnsanların sayısı arttıkça, ormanlar yok oldukça, dağlar kötüye kullanıldıkça su, sürekli azalıyor.
Karşı tarafta Ulu Cami’nin önüne kadar gelirmiş o gözler. Bunları da öğrendiğimde büsbütün heyecanlandırmıştı beni…
Lise son sınıftayım, üniversiteye mutlaka gitmek istiyorum; çok fazla baskı altındayım, yani anlatamayacağım kadar ağır bir baskısı altındayım. Abim, ne sokağa çıkmama izin veriyor, ne bir arkadaşıma gitmeme… Ne de cebimde beş kuruş para var. (…)