TÜRKİYE ile Almanya arasındaki gerilim giderek tırmanıyor ve zannederim tarihinin en kötü safhasında.
Karşılıklı çekilen kılıçlara ve sert açıklamalara bakılırsa yakın dönemde “iyiye” doğru bir gidiş beklemek mümkün değil.
Tam aksine, “kötüye” gitme olasılığı daha yüksek görünüyor.
Türkiye’de bazıları, Almanya’nın Türkiye’yi “kıskandığını” söylüyor ve konuyu özellikle 3. havalimanının Almanya’nın Münih ve Frankfurt havalimanlarına ve Alman havayolu şirketi Lufthansa’nın bu havalimanından duyduğu rahatsızlığa bağlıyorlar.
Bu doğru ve geçerli bir bakış açısı değil.
3. havalimanının Almanya’yı bu denli karşıtlığa sürükleyecek bir rahatsızlık yarattığını zannetmiyorum.
Almanya, 3. havalimanını kıskanmaz. Kıskansa da bu kadar kıskanmaz.
Ancak Almanya’nın Türkiye’yi kıskandığı bir başka konu var ve Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Direktörü Profesör Dr. Gürkan Kumbaroğlu’na göre, bu kıskançlığın nedeni “boru”.
Prof. Kumbaroğlu’nun bana verdiği bilgilere göre, Almanya’yla ilgili karşılıklı gerilim politikasında bir de konunun enerji boyutu var ve çok büyük önem taşıyor.
Hatta belki de en büyük neden enerji.
Kumbaroğlu şöyle diyor: