Otomobil tarihinde mihenk taşı olacak araçlar arasında herhalde ilk sıralardan birini alacak otomobil Jeep’tir. Bugünün en popüler sınıflarından biri olan SUV’u yaratmak bir yana, bu sınıftaki cümle otomobile “Cip” denilmesinin de nedeni, bir sınıfın isim babası, soy ağacının ilk dalıdır. Jeep, 4 tekerlekten çekişli hafif bir arazi aracı olarak üretim bandından çıktığı sırada yıl 1941’di ve o zamanlar dünya böyle bir araç tarzından haberdar dahi değildi.
Jeep “Willys” olarak 2. Dünya Savaşı’nda ve sonrasında uzun yıllar ABD ordusunda ve müttefik ordularında hizmet gördü. Ancak kısa sürede askeri olduğu kadar sivil kullanımda da popüler hale geldi. Aslına bakarsanız arazi aracı denildiği zaman iki marka ya da model öne çıkıyor.
Bunlardan birincisi Jeep’in bugün Wrangler ve Rubicon olarak bildiğimiz modeli, diğeri ise Land Rover’ın Defender diye bilinen 110 ve 90 olarak iki farklı ebatta üretilen modeli. Bunlar en safkan 2 arazi aracı ve Jeep 1941, Land Rover Defender ise 1948 doğumlu.
Jeep’i üreten firma AMC idi. Yani American Motors Company. Büyük bir şirket birleşmesinin sonucu ortaya çıkan firma Nash ve Rambler markalarıyla tanınırdı ama AMC markası ile Jeep’in yanı sıra AMC Javelin, AMX gibi muhteşem spor otomobiller ve “Hippi” çağının simgelerinden Gremlin ve Pacer gibi otomobilleri üretmişti. 1987 yılında Chrysler tarafından satın alınınca Jeep de bir Chyrsler markası haline geldi. Bugün sizler için denediğim araç, Jeep’in Rubicon’u. Ancak fabrika çıkışlı haliyle değil, Jeep Türkiye tarafından hafif modifiye edilmiş olanı. Yapılan modifikasyonlar son derece temel ama çok da işlevsel. Ön kaput değiştirilerek motorun hem daha iyi hava alması, hem hararetin düşürülmesi ve hem de şık bir görüntü sağlanmış. Ön camın önüne metal bir dış çerçeve konulmuş ve bu çerçeve üzerine hem tepedeki led aydınlatmalar takılmış hem de camın ağaç dalları gibi nesnelerle temasında kırılma olasılığı düşürülmüş. Farların önüne konulan metal korumalarla farların arazi koşullarında zarar görmesi güçleştirilmiş. Tepeye led, ızgara önüne konulan halojen aydınlatmalarla Rubicon’un son derece zayıf olan aydınlatma kapasitesi artırılmış.