DÜN çok ilginç bir makale okudum.
Biraz da şans eseri elime geçen bir makale.
Yazarı Gıda Mühendisi Doç. Dr. Bülent Şık. Tutuklu gazeteci Ahmet Şık’ın ağabeyiymiş.
Makalesi ciddi bir uyarı niteliğinde.
Yediğimiz ve çoluk çocuğumuza yedirdiğimiz gıdalarla ilgili.
Bülent Şık’ın belgelere dayandırdığı iddiasına göre, 2016 yılı Haziran ayından itibaren ülkemizin Avrupa Birliği ülkelerine ihraç ettiği gıda ürünlerinde “klorpirifos zehri” içerdiği belirlenen gıda ürünlerinin sayısı önceki yıllara kıyasla anormal seviyelere tırmanmış.
Bu durum çocuk sağlığı açısından çok büyük önem arz ediyor. Peki bu “klorpirifos” nedir?
Çünkü klorpirifos (chlorpyrifos) bir pestisit. Yani bir tarımsal böcek ilacı.
Klorpirifos insanlarda beyin ve sinir sistemi üzerinde zararlı etkiler gösteriyor.
Zararlı etkilere en duyarlı olanlar ise bebek ve çocuklar.
Klorpirifos bebek ve çocuklarda nöro-davranışsal gelişim bozucu olarak nitelenen en önemli 12 zehirli maddeden biri.
Otizm, dikkat eksikliği, hiperaktivite sendromu, disleksi, öğrenim güçlükleri ve diğer bilişsel bozukluklar tıpta nöro-davranışsal gelişim bozuklukları kategorisinde inceleniyor. 2014 yılında dünyanın en saygın tıp dergilerinden biri olan Lancet’te çıkan bir makalede, bebek ve çocuk gelişimine zarar veren klorpirifosun derhal yasaklanması gerektiği belirtiliyor.
Klorpirifos kullanımı 2015 yılı Ocak ayında Avrupa Birliği ülkelerinde yasaklandı.
Ülkemizde de Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, klorpirifos içeren tarım kimyasallarının 31 Mayıs 2016 tarihine kadar piyasadan toplatılmasına ve satışının yasaklanmasına karar verdi.
Doç. Dr. Şık soruyor: “Peki bu yasaklama ve toplatma kararı bir işe yaradı mı?”