Demirören Medya Grubunun en üst yöneticisi Mehmet Soysal dostumuz medyanın içinde bulunduğu durumdan yakınıyor.
Dün Fehmi Koru yazmış, “Artık yazıyor değil yazmıyor diye
bağırıyor gazeteler” diye. Gözlemine göre bayilerdeki gazeteler
sabahtan akşama kimsenin elini sürmediği yığınlar olarak
duruyormuş.
Madem medyanın durumu herkese dert oldu, biraz da hakikaten
dertlenen biri olarak mevzuya ben de
gireyim.
Son günlerin modası 10years Challenge kafası ile bakayım diyorum şu
medyaya.
10 değilse de 12,13 yıl geriye gideyim.
Yıl 2006-2007.
Sabah Gazetesinin yayın yönetmeni koltuğunda ben oturuyorum,
Hürriyet’inkinde ise Ertuğrul Özkök.
Kıyasıya bir gazetecilik yapıyoruz.
Türkiye Avrupa Birliği’ne girme hesapları
yapıyor.
Ülkede genel bir özgürlük havası hakim.
Sabah ile Hürriyet satışlarda, etkinlikte ve gelirde at başı bir
yarış içinde.
Her iki gazete hafta içi 500 bine yakın “Gerçek” satış
yapıyor.
Hafta sonu ise her iki gazetenin satışları 1 milyonu
aşıyor.
Hatırladığım son hafta sonu satışımız 1 milyon 160
bin.
Hürriyet’inki ise bizden sonra açıkladıkları için yanlış
anımsamıyorsam 1 milyon 200 bin civarı.
Sabah tarihinde ilk kez etkinlikte Hürriyet’i yakalayıp, kıl payı
geçmiş.
Kadın okur oranı artmış.