Milliyet Gazetesi'nin M. Ali Ağca tarafından öldürülen yayın yönetmeni Abdi İpekçi’yi anmak için düzenlediği toplantı, tatsız bir tartışmaya sahne olmuş.
Abdi İpekçi’yi çok genç yaşta tanımıştım.
Galatasaray Lisesi’nden ağabeyim olan Süheyl Gürbaşkan’ın tanıştırmıştı.
Lisede talebeydim ve okul gazetesini hazırlıyorduk o zamanlar.
Süheyl Ağabey’in yardımını istemek için Cağaloğlu’nda İstanbul reklam Binası’na gitmiştik.
O da bizi Abdi İpekçi ile tanıştırmıştı.
İlk ve son görüşüm olmuştu Abdi Ağabeyi.
Kısa bir süre sonra, Nişantaşı’nda, o zamanki adı Emlak caddesi olan sonra Abdi İpekçi’nin adının verildiği sokakta otomobilinin içinde vurulmuştu.
ABDİ İPEKÇİ BİR BMW MİDİR!
Abdi İpekçi’nin anıldığı toplantıda Ertuğrul Özkök de bir konuşma yapmış ve konuşmasında Abdi İpekçi’nin BMW marka bir otomobilde vurulmasını biraz fazlaca vurgulayınca, İpekçi’nin kızı haklı olarak tepki göstermiş.
Haklı diyorum çünkü Abdi Ağabey’den söz edileceği zaman otomobiline vurgu yapmak pek de doğru bir şey değil.
Hani ben ölsem, otomobile olan merakımdan söz edilse yeridir ama Abdi İpekçi’nin otomobille anılması son derece manasız bir durum.