Gerçi benim o gün söylediklerimin üzerine fazla bir şey
koyulamadı henüz.
Bunda Ali Babacan’ın da sessizliğinin ya da ketumluğunun da payı
yok değil.
Konuşmuyor.
Konuşulanlardan ve ortaya çıkan bir iki fotoğraftan yola çıkarak
bir değerlendirme yapmak gerekirse, ki gerekiyor galiba.
O fotoğrafta heyecan verici pek bir şey yok.
Mesela Sadullah Ergin adı çok da iyi gelmiyor kulağa.
Çünkü daha Bismillah demeden “Yargıyı FETÖ’ye teslim eden adam
Babacan’ın yanında” diyecekler.
Keza Beşir Atalay.
“Kırıkkale Üniversitesi’ni FETÖ’nün üssü haline getiren Beşir Hoca
mı?” diye konuşacaklar.
Bunlar Ali Babacan’ın bagajını boş yere ağırlıkla
dolduracaklar.
Üstelik de Ali Babacan’ın, “Burası bir İslamcı hareket gibi
görünmemeli, siyasal İslamcıların yeni buluşma yeri olmamalıyız”
söylemine çok da uymuyor.
Keza “Bana sosyal demokratlardan, liberallerden, sol liberallerden,
merkez sağdan parlak isimler lazım” önermesini de
karşılamıyor.
Bu yüzden de Babacan’ın bu fotoğrafla yola çıkmayacağını
umuyorum.