Türkiye’de ekonomi bilimi ile inatlaşma yüzünden ciddi bir ekonomik kriz yaşanıyor.
Elbette tek neden bu değil ama krizin giderek ağırlaşmasının, Türk lirasının hızlı bir biçimde aşırı değer kaybetmesinin, buna bağlı olarak yurt içinde başta enerji olmak üzere tüm hammadde ve üretim maliyetlerinin artmasının, bunun kaçınılmaz olarak fiyatlara yansımasının, artan hayat pahalılığının, dünya şampiyonluğuna koşan enflasyonun ve halkın ciddi biçimde fakirleşmesinin en önemli nedeni bu inatlaşma.
Peki bu inatlaşmadan tüm ülke özellikle de sabit gelirli kesim etkilenir, dar gelirli vatandaşlar açlık sınırının altına düşerken kazanan kimse yok mu?
Elbette var.
Ortada çok kaybeden var ise en azından bir veya birkaç kazanan olur.
Peki bizdeki inatlaşmada kazanan kim!
En çok kazananlar, çok açık biçimde bankalar.
Kazançta onu takip edenler ise parası olanlar.
Hiçbir bilimsel temeli olmayan faiz inatlaşmasının Türk lirasının aşırı hızlı değer kaybına neden olduğu, ekonomik bir gerçek olarak ortaya çıktığı ve ekonomiyi tam olarak çökertme aşamasına geldiği anlaşılınca, inatlaşmadan vazgeçmek yerine, ekonomiye karşı hile yolu tercih edildi.