İki binli yılların başıydı.
Denizciliğe merak salmıştım. Amatör denizciliğin efsane ismi Sadun Boro, dünya gezgini Osman Atasoy ve Meriç Köyatası’nın verdiği cesaretle küçük bir yelkenli almıştım. Bu üçlüden epey bir ders de aldım.
Ve tek başına bir gezi sonrasında Göcek’te bir marinaya yanaşıyordum.
Hava sertti. Dümen tutmak zordu. Korkuyordum...
Marinaya girmiş “Şimdi ne yapacağım” diye şaşkın şaşkın bakarken, sancak tarafından bir ses geldi:
“Kaptan beni takip edin...”
Rahatlamıştım...