BU seçim sisteminde halk yalnızca üç yöneticisini tanıyarak seçiyor.
Bilerek, dinleyerek, izleyerek seçiyor.
Muhtar ve belediye başkanlarını...
Buna son olarak Cumhurbaşkanı eklendi.
Ama halkın tanıyarak seçtiği yerel yöneticiler, ne yazık ki halkın
yönetimine tam olarak katılamıyor.
Yerel demokrasi yayılamıyor.
Başkanlar alınmasın ama...
Bu sistemde halkın seçtiği belediye başkanlarına devletin verdiği
asli görev şudur:
‘Çöpçülük’, ‘inşaat bekçiliği’, ‘kanalizasyon’...
Düşünün ki, bir şehirde belediye başkanını seçiyorsunuz...
Ama o şehrin yönetimiyle ilgili ondan bir şey
bekleyemiyorsunuz...
Şehrin işsizleri isyan eder...
Başkan onların kırdığı camları temizler. Ama onlara iş
bulamaz...
Çünkü üretim planlaması, işgücü planlaması, yani insan üzerine
yatırımda belediye başkanının rolü yok denecek kadar azdır.
Caddelerin temizliği onda ama trafik sorumluluğu vilayettedir.