ŞU duruma bakın ki...
Türkiye’nin en eski partisi...
Üstelik kurucu partisi...
Yani CHP...
Hâlâ kurultay kazanında lider arıyor (belki de kurultayları kazana çevirdiği için bulamıyor).
Türkiye’nin en genç partisi.
AK Parti ise...
Liderini yeniden bağrına basıyor.
Sizce bunun anlamı nedir?
CHP aslında bir kurultay yorgunudur.
Ecevit’ten sonra... Bitmedi. Durulmadı.
Bu durum için değişik yorumlar yapılabilir.
“Demokratik özgürlük” diyen de olabilir.
“Ecevit sonrası lider sorunu” diyen de olabilir.
Ama ortada bir gerçek var.
Kılıçdaroğlu’nun içinde bulunduğu mücadelede yüzde 48.4 gibi bir oy alınmış.
Bu hiç beklenmedik bir oy olarak haneye yazılmış.
Bu oyların tümü CHP’nin midir?
Hayır.
Ama bakıyorum, CHP içinde birileri şimdi “Bu yüzde 48’i ne yapacağız”derdine düştü.
Tamam da bu yüzde 48 CHP’nin partili oyları değil ki.
Tamamıyla sivil oylar.
Bu nedenle, kurultaya karşı olanların gerekçesi şu:
“Yahu arkadaş...
Sen CHP olarak bugüne kadar Ecevit dışında hiç yüzde 48 gördün mü?
Bu oyların tamamı seninmiş gibi nasıl atlıyorsun üzerine?”