DEMİRTAŞ İstanbul'da "Gezi dayanışması" etkinliğine katılıp
diyor ki:
“Birlikte omuz omuza yürümeyi teklif ediyorum. CHP’de var
biliyorum. Partimizde var biliyorum.”
Sonra da omuz omuza yürünecek yolu birleştiriyor:
“Sur’da var... Cizre’de var... Carettepe’de var...”
Evet, Demirtaş açıktan CHP’ye bir teklif yapıyor:
“Birlikte yürüyelim...”
Bunu da “Gezi platformu”nda yapıyor ki...
Haziran öncesi o platformdan gelen destekle barajı geçtikleri günü
hatırlatıyor.
Niye?
Çünkü PKK’nın güdümünde başlayan şehir terörünü “direniş” diyerek
destekledi...
Çünkü PKK’ya karşı, Kandil’in baskısına direnemedi.
Ve çünkü kendisine barajı geçirten desteği kaybetti.
Bir yalnızlaşma içine girdi.
Ve parti yöneticileri, milletvekilleri Ankara’da alçakça katliam
yapan TERÖRİSTE taziye ziyareti yaptı.
Türkiye Partisi olacağını söylerken Kandil Partisi haline
geldi.
Ve şimdi dokunulmazlık dosyaları Meclis’e gelirken...
CHP’nin vereceği oyu belirlemek istiyor.
Demirtaş, içine girdiği gerilim yüklü siyaset oyunu içinde yeni bir
kart açmaya çalışıyor.
Ve yalnızlaşmayı durdurmak için CHP’ye bir top atıyor.
Benim merakım, CHP bu topu ne yapacak?
Bir zamanlar içinden çıkan HEP, HADEP sürecinin şimdi CHP’ye
Güneydoğu’da bir kapı açtığını düşünebilir mi?
Düşünürse CHP’nin milyonlarca seçmen karşısındaki algısı ne
olur?
Baktım Demirtaş’ın “omuz omuza çağrısı” yaptığı toplantıda CHP
vekilleri, yöneticileri de var.
Yani CHP, “Sıkışınca bana niye geliyorsun” diyerek teklifi elinin
tersiyle itse, parti içinde bir çatlak çıkar mı?
Siyasetin zor günlerindeyiz.
Kıvrak, keskin, atak ve değişken günler...