ÖNCE şu bilgi: “ABD Jeoloji Kurumu (USGS) araştırmalarına göre Doğu Akdeniz’de keşfedilmeyi bekleyen 1.7 milyar varil petrol ve 122 trilyon fit küp gaz olabileceğini belirtiyor.”
Sonra...
Hatırlayacağınız gibi Fransız ve İtalyan enerji şirketleri Kıbrıs
Rum kesimiyle “doğal gaz arama anlaşması” imzaladı.
Ve geçtiğimiz şubat ayında Saipem 12000 adlı İtalyan sondaj
gemisinin kaptanı Kıbrıs’ın güneybatısından güneydoğusuna doğru
giderken
Türk savaş gemileri tarafından durdurulduğunu açıkladı.
Rum kesimi tepki gösterdi.
Türkiye’den şu açıklama geldi:
“Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin doğal
kaynaklar üzerindeki asli haklarını hiçe sayan Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi, tüm uyarılarımıza rağmen Doğu Akdeniz’deki tek taraflı
hidrokarbon faaliyetlerini yürütmektedir.”
Akdeniz’in derinlerinde başlayan kriz hızla su yüzüne
çıkıyordu.
Sonra...
Türkiye ile karşı karşıya kalmaktan çekinen Rum kesimi “yeni
ortaklıklara” başladı.
Fransa ile “doğal gaz arama” anlaşmasını yaptı. Karşılığında askeri
üs verdi...
Fransızlar da “koruma” garantisi verdi.
İsrail zaten anlaşmıştı.
Sonra...
Güney Kıbrıs’tan önemli bir açıklama geldi:
“Amerikan şirketi ExxonMobil’in de 2018’in ikinci yarısında sondaj
çalışmasına başlamasını bekliyoruz.”
ABD de girdi mi oyuna...
Ve önceki gün yazdığım gibi, ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Güney
Kıbrıs’a geldi.
Niye mi?
Askeri üs istemek için.
İstedi de...
ExxonMobil olur da ABD askeri orada olmaz mı?
Bu Exxon için ne savaşlar çıktı...
Irak’tan Kuveyt’e kadar petrol devi Exxon neredeyse, ABD ordusu
orada değil midir?
TEZGÂH MI HAZIRLANIYOR?
Bu kadar ayrıntıyı şunun için veriyorum...
ABD&rsquo...