ANKARA'da müthiş bir hız var...
Gece, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 29 Ekim resepsiyonu...
Ertesi gün Türkiye Tenis Federasyonu’nun muhteşem bir
organizasyonu...
Spor Bakanımız Çağatay Kılıç’la Ankara Arena’da Marsel’in ve
Çağla’nın maçlarını izliyoruz...
Salonda binlerce genç. Rengârenk ve müthiş bir heyecan. Dünya
çapında iki tenisçi orada.
Federasyon Başkanı Cengiz Durmuş çocuklarla birlikte.
Ve Türkiye tenisine çok büyük katkı yapan TEB Genel Müdürü Ümit
Leblebici...
Ümit Bey diyor ki:
“Ben Türkiye’den umutluyum. Zaten bu salon da umudumuzun
göstergesidir.”
Aynı akşam öğreniyorum ki...
Bakan Nihat Zeybekçi İran’a kelimenin tam anlamıyla bir sefer
düzenliyor...
Bir uçak kiralanmış... Müteahhitler Birliği’nin üyeleri...
Afrika’dan Asya’ya kadar... Türkiye’nin girişimci gücünü
gösterecekler.
Ve dün sabah...
Basın Yayın Genel Müdürü sevgili dostum Mehmet Akarca’nın Afrikalı
gazetecilerle yaptığı buluşma...
Akarca, genel müdürlük binasında bir “darbeler sergisi”
hazırlamış.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ’yü dünyanın her yerinden
davet ettiği gazetecilere anlatıyor.
Almanya’dan, Avrupa’dan, Asya’dan, Ortadoğu’dan ve son olarak
Afrika’dan gazetecileri çağırmış.
Ben Afrika’dan gelen gazeteciler bölümüne tanık oldum.
Doğrusu tam bir gazeteci dürüstlüğüyle yapılmış bir
organizasyon.
Ben de o toplantıdaydım. Afrikalı meslektaşlarım çok büyük ilgiyle
dinledi.
Bana da sorular sordular. Tek tek cevap verdim.
İhaneti bütün çıplaklığıyla gördüler.
HALİT BEY
29 Ekim resepsiyon yazımı “Devam edecek” diye bitirmiştim...
Devam...
Bir ara, bir zamanlar Türkiye’nin en önemli bankalarından biri olan
Demirbank’ın eski sahibi Halit Cıngıllıoğlu ile karşılaştım.
Hatırlayın...
O dönem Ecevit hükümeti, Demirbank’ın devlet tahvillerini almasını
istemişti.
Cıngıllıoğlu da devletten gelen bu isteğe uydu ve yoğun miktarda
devlet tahvili aldı.
Ama sonradan devletten gelen bu istek başına bela oldu.