İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 1 hafta süreyle Diyarbakır’ı gezdi...
20’ye yakın ilçe. Vatandaşlarla sohbet. Sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderlerini ziyaret.
Dün Soylu’yu aradım.
Halkla sohbet halindeydi...
Hem İçişleri Bakanı hem de bir siyasetçi olarak Diyarbakır izlenimlerini sordum...
Önce bana çarpıcı gelen birkaç başlığı Soylu’nun ağzından aynen aktarıyorum:
DİYARBAKIR ÜZERİNDEKİ YÜKÜ ATMIŞ
“Her geçen gün terör örgütü ve HDP ile Diyarbakır arasındaki makas açılıyor... Diyarbakır üzerindeki yükü atmış... Terör örgütünün yükünü atmış. Geçmişte karşı karşıya kaldığı kısıtlamaların yükünü atmış. Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte başlayan özgürlük ve demokrasi çizgisi Diyarbakır’ı çok rahatlatmış...”
Bu noktada soruyorum:
- Geçmişte çok acılar yaşandı. Kepenklerin kapandığı, hendeklerin kazıldığı bir Diyarbakır vardı. Şimdi ne görüyorsunuz?
Soylu kesin bir cevap veriyor:
GEÇMİŞİN TRAVMA KALINTILARI
“Elbette geçmişin getirdiği travmaların kalıntıları var. Bu travmalar birtakım sonuçlar ortaya koymuş. Ama bugün Diyarbakır üzerindeki yükü atmışsa... Terör örgütünden gelen o yükünü atmışsa... Recep Tayyip Erdoğan sayesinde birtakım kısıtlamalar kalkmışsa... Her şeyi rahatça söyleyebiliyorsa... Bu nedenle artık Diyarbakırlı geçmişte karşı karşıya kalmış olduğu bu durumları gündeme getirmeye çalışanlara prim vermiyor.”
SİYASİ İSTİSMARA GEÇİT YOK
Bakan Soylu’dan bir önemli tespit daha: “Altını çizerek söylüyorum ki Diyarbakırlı artık siyasi ve ticari istismara prim vermiyor.”
GÖÇ VEREN DEĞİL GÖÇ ALAN BİR ŞEHİR
Gezdiği ilçelerde özellikle gençlerin durumunu, işsizliği soruyorum...
İşte cevap: “Diyarbakır bugün Türkiye’nin en modern 5 şehrinden birisidir. Kadim bir şehirdir. 1 hafta içinde 17 ilçeyi gezdim. 1-2 tanesinde yapılacak işler var, bu doğru. Ama geriye kalan ilçelerin merkezlerinde altyapı ve üstyapı noktasında çok büyük bir gelişme sağlanmış. Yapılabileceklerin çok büyük bir bölümü yapılmış. Spor tesislerinden okullara, hastanelerden sağlık ocaklarına, okullara, millet bahçelerine kadar birçok ihtiyaç sağlanmış... Diyarbakır artık göç veren değil, göç alan bir şehir haline gelmiş...”