AKŞAMÜSTÜ ara sokaklara doğru dalmıştık.
Dar kaldırımlardan, balkonuna çamaşırlar asılmış tek katlı
gecekondular arasında yürüyorduk.
Esnaf dükkânları kapatıyordu.
Meraklı bakışlar arasında bir kahvenin önünde durduk.
Kürtçe bir sohbet başladı.
Ben anlamıyordum. Amcası çeviriyordu:
Nereden göç ettiniz?
Pervari’dir. Burası böyle. Çok sıkıntımız var beyim.
Çözülür inşallah...
Aha da şu evde (eliyle bir sokağı gösteriyor) hastamız vardır.
Gösterdiği sokak çocuk kaynıyor. Cıvıl cıvıl...
Oraya doğru yürüyoruz. Tek göz bir dam...
Tahta kapı açılıyor. Ayakkabılar çıkıyor. Divanda genç bir adam
yatıyor.
Genç adamla Kürtçe konuşuyor. Ben o sırada anlamıyorum. Sonradan
“İş istedi” diyorlar.
Zaten nereye gitsek en büyük mesele “işsizlik”...
Bir seçim öncesinde yaşamıştım bu olayı.
Gaziantep’te Şahinbey ilçesinin Akdere Mahallesi’nde milletvekili
adayı Mehmet Şimşek’le geziyorduk...
Bugün başbakan yardımcısı olan Şimşek o zaman Maliye Bakanı‘ydı.
Mahalleyi Kürtçe selamlamıştı.
Kürtçe sohbet etmiş, dert dinlemişti...
Muhtemelen bugün, “İçsavaş senaryosu” için 51 insanımızın
katledildiği sokaktı...