"Başlangıçta dünya...
Cilasız, donuk, inceltilmemiş bir aynaydı.
Ruhsuz bir beden gibi.
Ve İnsan yaratıldı...
Ve ayna, insanın suretinde tamam oldu...”
* * *
Bayramda ne okumalı diye sorarken...
“Yeniden okuma” geldi aklıma.
Muhyiddin İbn Arabi’nin Fusûsu’l-Hikem’ini aldım raftan...
Bir başka deyişle “Sırlar Kitabı”...
Bu bayram yeni kitapların değil, okunmuş kitapların peşine
düştüm.Bakın bakalım...
20 yıl önce okuduğunuz bir kitap, 20 yıl sonra okuduğunuzda aynı
şeyleri mi söylüyor?
İRFAN TARİHİ
Mesela...
Kitabın sunumunu yapan Abdülhalim Şener, Arabi için ilk cümleyi
şöyle kuruyor:
“İrfan tarihinin en mühim şahsiyetlerinden birisidir.
”‘İrfan tarihi’ ne güzel bir tanım...
Ve bakın Arabi’nin doğup büyüdüğü topraklara...
Şam... Musul... Bağdat...
Acıdan kabuk bağlamış topraklar...
Hâlâ kan akıyor...
Oysa 1100’lerden bu yana nasıl bir ‘irfan tarihi’ vardır bu
topraklarda...
Nereye gitti bu tarih?Şimdi sormanın zamanı değil mi?...