Binali Yıldırım, FOX'ta İsmail Küçükkaya'nın "Niye çaldılar dediniz?" sorusuna "Ona mecburdum. Çünkü algı operasyonu yapıldı. Sesimi duyuramıyorum, kendimi ifade edemiyorum" karşılığını verdi.
Okuduğuma inanamadım. Gerçekten böyle bir şey söylemiş mi diye hemen haberin videosunu bulup izledim.
Evet aynen böyle demiş.
Oysa Binali Bey’in isteyip de çıkamadığı kaç televizyon, dilediğinde konuşamadığı kaç gazete var ki?
Neredeyse yok! Ee öyleyse?!
Aslına bakılırsa bu, tezlere ve kitaplara konu olacak cinsten bir şikâyet.
AK Parti, iktidarının ilk iki döneminde yerleşik medya düzeniyle kıyasıya mücadele etti. Manşetleri yıka yıka güçlendi. Çünkü haklıydı ve mağdurdu.
Direnci kırmak için alternatif medya organlarının yolunu açtı. Televizyonlar, gazeteler, medya grupları el değiştirdi. Fakat bu sefer de AK Parti'nin lehine ama tek sesli bir yapı oluştu. İktidar bir süre bunun avantajını gördü. 17/25 Aralık sürecinde ve 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi. Ancak zamanla hataları/yanlışları görmezden gelen ve farklı düşüneni tasfiye eden bir düzen peyda oldu. Ve mevcut hâl, AK Parti için dezavantaja dönüştü.
Gezi Parkı olaylarından sonra sosyal medyanın ve dijital haberciliğin gücünü fark eden muhalif kesim, kendine alternatif kanallar oluşturdu. Tıpkı AK Parti'nin ilk dönem yaptığı gibi...
Yerli internet sitelerine küresel...
Gazete Oku Mobil Uygulama
Uygulamadan Takip Edin.