Yaptığı yollarla, kurduğu
köprülerle, açtığı tünellerle AK Parti'nin seçimler kazanmasına
büyük katkı sağladı.
Ilımlıydı, sempatikti, herkesle
konuşabilir anlaşabilir biriydi. İstanbul için bulunmaz bir
namzetti. Ama millet oyunu vermedi.
Çünkü mahalli seçim, genel
seçim havasına sokuldu. Bir inat uğruna AK Parti, 25 yıl sonra
belediyeyi CHP'ye teslim etti.
AK Parti teşkilatı 31 Mart'taki
hedefsizliğin, ataletin, metal yorgunluğunun faturasını telafi
etmek istedi ama yetmedi. Ya da sahada boşa kürek
çekildi.
Sebep ne olursa olsun bu
seçimin kaybedeni Binali Yıldırım değil.
Kaybeden, AK Parti'nin ve
bileşenlerinin, adı sanı duyulmadık bir adamın oyunu üç ay gibi
kısa süre içinde yüzde 54'e çıkaran siyaset tarzıdır.
Bizim millet mağduru sever. Boks maçında bile iyi oynayandan değil, dayak yiyenden yana tavır alır.
İmamoğlu, mağdurları iyi oynadı. Kendince rüzgâr oluşturdu ve tepki oylarını topladı.
Oysa hiçbir hikâyesi yoktu. Tek yaptığı şey, AK Parti'ye karşı AK Parti'nin argümanlarını kullanmak oldu.
Bizim millet mağduru sever. Boks maçında bile iyi oynayandan değil, dayak yiyenden yana tavır alır.
İmamoğlu, mağdurları iyi oynadı. Kendince rüzgâr oluşturdu ve tepki oylarını topladı.
Oysa hiçbir hikâyesi yoktu. Tek yaptığı şey, AK Parti'ye karşı AK Parti'nin argümanlarını kullanmak oldu.