Eskiden izlediğim, dinlendiğim, sözlerine kulak kesildiğim, röportajlarını okuduğum sanatçıların çoğunu es geçiyorum artık.
Ekranda görsem başka kanala zaplıyorum.
Peki ne değişti?
Bilmiyorum.
Ama şunu biliyorum:
Değişen ben değilim!
Değişen, Türkiye'nin siyasi iklimi ve bir kısım sanatçının sosyal medya hokkabazlığına evrilen politik duruşu.
Kaç gündür Tarkan'ın toplumu karpuz gibi ikiye bölen "Geççek" isimli yeni klibini tartışıyoruz.
Şarkı, AK Parti'ye bir mesaj olarak değerlendirildi. Her ne kadar Tarkan, "Bunu pandemi psikolojisiyle yazdım" dese de kimse aldırmadı.
Tarkan, bu şarkıyı altı yedi yıl evvel yazsa, sözleri kimsenin umurunda olmazdı. Hatta birtakım politik laflar sokuştursa bile hoş görülürdü.
Şimdi öyle değil. Çünkü o artık politik ikon! Tıpkı Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar, Atena Gökhan ve diğerleri gibi...
Tarkan, Kaz Dağlarındaki eylemlerden, Rize'deki taş ocağına, Elâzığ'da intihar eden tıp öğrencisinden, Muğla'da öldürülen...