Tefrika roman: 17
Annemin şüpheleri adım adım gerçekleşiyor. Babaannem son bir kaç yılı hızla unutuyor sanki. Annem Evren diye bir söze başladığında Evren Hocanımı değil 12 Eylül’ün Evren Paşasını hatırlayıp “Babanız siyasi liderlerin tutuklanmasına çok üzülüyor” dedi. Sanki dedem o üzüntü ile yatak odasına gitmiş ve orada üzüntüsünden uykuya dalmış gibi fısıltıyla konuşmuştu.
Annemin yüzünün dalga dalga solduğunu fark ettim. Yüzü pembenin içine bir avuç beyaz katılmış ebruli bir renk aldı.
“Bilge bu sırrı ikimizin taşıması gerekiyor” dedi annem. “Baban çok üzüleceği için yengen de yerli yersiz soru soracağı için durumu onlarla paylaşamayız. Amcan ile halana gelince... Amcan ben zaten bu Evren karısının hayatımızda ne işi var dedim de benim hiç dinlemediniz diye başlar... Ki öyle bir şey demişliği yoktur ailenin bütün işlerini karısına havale ettiği için... Halana gelince ...Ben koskoca emniyet müdürünün annesi olayım da diye bir lafa başlar lafa başladığı yer ile gittiği yer arasındaki uçurum iyice açılır bu kadar açıklık ile ne yapacağını bilemeyen halan galiba tansiyonum düşüyor diyerek gözlerini kapatıp oturur.”
Aaanne diyebildim. Şaşırdım. Annemin bana verdiği mesajı doğru anlayıp anlamadığımdan nasıl emin olacaktım? Annem... Yani ne biliyor ve bana ne söylemeye çalışıyor?
“Tamam anne yorma kendini. Tıbbı danışmanlık almamız gerekiyor mu ?”