On gündür yoğun mide ağrısı çekiyorum. (Yazamadığım her yazı,
ağrıya dönüşüyor. Yazabildiklerim yaraya pansuman bile değil.)
Pazartesi günü bütün öğleden sonrası doktoruma, yaşadığım mide
spazmını anlatmakla ve bana yiyebileceğim bir şey önermesini
beklemekle geçti.(Şekersiz bal kabağı ve manda yoğurdunun dışında
fazla bir seçenek görünmüyor.)
Akşam eve geldim. Malumunuz yatsı namazının vakti artık saat 20'de
giriyor. Çocukluk alışkanlığı ile yatsı namazından sonra ancak iki
saat ayakta kalıyorum. Pazartesi gecesi mide ağrısının verdiği
bitkinlik ile saat on olmadan uyudum.
Saat 11.45 gibi zil sesi ile uyandım/uyandırıldım. Yanlış zil diye
bekledim ancak bir kere daha çaldı zil.
İki defa çalan zil bahsi son derece önemli. Önemini yazı bitince
izah edeceğim inşallah.
Karşı komşum evinde müzik dersi veriyor herhalde, evini eşine
dostuna tarif ederken en üst kat diyor ve fakat en üsten ikinci zil
demediği ve ziline adını yazmadığı için, onlara gelen herkes bizim
kapıyı çalıyor. Zaten apartman için gelenler, apartman görevlisi
olmadığı için kafadan en üstteki zile basıyor.