Çocuklar ve oyun konusunda kafamız karışık olduğundan, camii ve çocuk meselesini camide oyun oynayabilen çocuklar olarak ele almak kolayımıza geliyor.
Büyük kentlerde çocukların oyun ile tabii olarak buluşabilecekleri mekanlar yok. Kas gücü ile beyin gücünü birleştiren oyunlardan mahrum oldukları için, dikkat dağınıklığından mustarip çocukların sayısı her geçen gün artıyor.Yaşadığımız hayatı bütünüyle tasvir etmeyi göze alamadığımız için kısmi tedbirlerle çözüm oluşturmaya çalışıyoruz.Bir müddet sonra “kısmı tedbir”lerin kendisi sorun haline geliyor.
Camilerin çocuklar için oyun mekanı haline getirilmesini bendeniz “kısmi tedbir” olarak değerlendiriyorum.Benimle aynı görüşte olmayan “kısmi tedbir”leri, meselenin aslı olarak değerlendiren bir mektubu getiriyorum huzurunuza.Buyurun:
“Oyun çocuğun ibadetidir”
Bu yazıyı yazmak benim için adeta bir ihtiyaca dönüştü. Bir Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak, yüzlerce ve çeşitli yaş grubundaki çocukla süregelen diyaloglarım çok farklı tecrübeler ve fikirler edinmemi sağladı. Hepimiz biliyoruz ki, her çağın kendine özgü çeldiricileri var ve bugün teknoloji , çocuklarımız ve gençlerimiz için bir avantaj olmanın yanında çok büyük bir tehlikeye de dönüşüyor aslında.