Çarşamba günü Suriyeli çocuğa “armağan” edilen üç günlük lüks
tatil üzerinden yol almıştık. Bu gün aynı olaya İzmir'de görev
yapan bir vaizenin bendenize e-posta olarak göndermiş olduğu
gözlemler üzerinden dikkat kesilelim.
Buyurun:
“S.a.
İzmir'de bu öfke yeni değil maalesef…
Ramazan öncesi metro girişinde yerde oturan bir kadının, 2
yaşlarındaki çocuğuna yedirdiği kabuklu cevizin kabuklarını yere
atması yüzünden kadın-erkek kim denk geldi ise, bağırıldığına şahit
olmuştum. Kadın neye uğradığını anlamamış şaşkın gözlerle etrafa
bakıyordu. Yardım etmiyorsak bile, azarlamayalım diyebilmiştim
sadece.
Gün geçmiyor ki otobüste, dolmuşta “içimize doldurdular bu
Suriyelileri” şeklindeki nefret söylemini duymayalım. Bu yüzden o
çocuğun tartaklanmasına hiç şaşırmadım. Basmane semti, şehrin
merkezinde genelde ucuz otel ve pansiyonları ile şehrin tren
istasyonu bölgesi. Burası yabancı göçmenlerin, yabancı öğrencilerin
barındıkları bir yer.
Bölgedeki bir cami akşamları özellikle burada iftar verdi, geçici
barınanlar için. Gerçekten şu anda orası Suriyelilerin yoğun olduğu
bir yer ve caddelerde Suriyeliden geçilmiyor.
Metrodan ise sürekli şu anons geçiliyor: “metro girişlerinde
dilenenleri görürseniz, güvenlik görevlilerimize haber verin” Amaç,
caddeden metroya iniş merdivenlerinde dilenen Suriyelilere fırsat
vermemek.