Gençlerin evlenme sıkıntılarını paylaşmaya devam ediyoruz.
Mektubumuz bir hayli uzun. Dolayısıyla mektubu takdim etmeden hemen dikkatinize sunmak zorundayım. Anne babaların özellikle bir kaç defa okumasını, kendi aralarında analiz etmesini tavsiye ediyorum. Buyurun:
“Merhabalar Fatma Hanım,
1990 yılında orta halli bir ailenin ilk çocuğu olarak Ankara'da dünyaya geldim. Ankara Üni. Hukuk Fak. mezunuyum. Babam memur, annem ev hanımı. Anaokulunu ABD'de okudum. İlkokul birinci sınıfı atladım.
16 yaşında Ankara Hukuk'un kapısından girip eğitime başladım. Okul bitince avukatlık stajımı başlattım ancak mukadderat 4 ay sonra babamım beni ileride profesör olarak görmek istemesi ve Cenab-ı Hakk'ın da bu yolda bir anda önümü açması ile akademik kariyerim başladı.
Eğitim ve yabancı dilimi geliştirmem için Alman hükümetinin bursuyla yurtdışında bir yıla yakın kaldım. Döndüm ve iş icabı İstanbul'a yerleştim.
Geçmişten bu güne doğru kendimi anlatmalıyım…
Babam beni çocukluğumdan beri hiç boş bırakmadı. Hafta içi top oynamak ve bilgisayar oynamak yasak. Hafta sonu da sınırlı olarak izin vardı. Hafızam fena değildi. 2 yaşında kısa sureler ve müezzinlik eğitimi, 5 yaşında Türkçe ve İngilizce okuma yazma, ileri seviye matematik eğitimi.