“Depoya bir bakayım...” deyip giden görevli dönmedi. Onun gelmesi geciktikçe karman çorman bir depo görüntüsü canlandı gözümde. Kedi eniğini kaybetse bulamayacağı bir karmaşa.
Gelmesi beklenen geciktikçe, saniyeler saat hükmünde olur. En iyisi, beklemiyor gibi beklemek. Ortama bıraktım kendimi. Ortamın akışına. Ortamın sesine.
Nasibime 75-80 yaşlarındaki iki hanımın konuşması düştü.
“En son ne zaman seni çok özledik diyen oldu?”
Rafların arkasından mı geliyor bu ses?
Sorunun muhatabı olan cevap verdi: “Bu sabah…”