Fatma Barbarosoğlu Yeni Şafak Gazetesi

“Söyle çocuğum büyüyünce ne olacaksın?”

Aile meclislerinde küçük çocuklara büyüyünce ne olacaksın sorusunun sorulması, çocukla uzun uzun sohbete etme imkanı tanımasından dolayı değerlidir. Sohbete bir yerden başlamak gerekir, hal böyle olunca ne...

25 Ocak 2017 | 651 okunma

Aile meclislerinde küçük çocuklara büyüyünce ne olacaksın sorusunun sorulması, çocukla uzun uzun sohbete etme imkanı tanımasından dolayı değerlidir. Sohbete bir yerden başlamak gerekir, hal böyle olunca ne olacaksın sorusu işlevsel bir soru olarak görünür. Çocuk ne olacağını söyledikten sonra, misafir teyze ve amcalar ya öyle mi diyerek çocuğun konuşmasına imkan tanır, aynı zamanda çocuğun ilgi ve dikkatleri hakkında bilgi edinir. Çocuk, büyüklerin kendisini merakla dinlemesinden memnun, kendince en ilgi çekici mesleği zikreder.
Ne olacaksın sorusuna eski meslekleri zikredenler de var -mesela bir İmam Hatip Lisesi'nde kız öğrencilerin polis olmak istiyorum cümlelerine yoğun olarak tanık oldum- ya da toplumun pek bilmediği meslekleri zikredenler de var.
Çok paranın kazanıldığı meslekler vardır bir de. Günümüzün çocukları bu kategori için youtuber olmayı seçiyor. Nihayet'in “Gençlik Oyuna Geldi” sayısını hazırlarken çok çarpıcı bir şekilde 10-12 yaşındaki erkek çocuklarının youtuber olmak tutkusuna şahit oldum.
Cuma gününden bu yana küçük bir kız çocuğunun “kariyer planlaması”nı tartışıyoruz. Muhtarlıktan başlayıp Cumhurbaşkanlığına kadar çıkacak olan “hayallerim büyük” diyen kız çocuğunun en büyük hayali idamı geri getirmek.
Bu kız çocuğu, ekran üzerinden gerçekleşen bir “yanlış tanınma” zehrine maruz kaldı. Ne ki pedagoji derneklerinden çıt çıkmıyor.
Kız çocuğunun “yanlış tanınması”na vesile olan soru ekran üzerinden servis edilen “Büyüyünce ne olacaksın?” sorusu. Orta dereceli okullar yarıyıl tatiline girerken ekran vasıtasıyla çocuklara ne olacaksın sorusunun sorulması anlamlı değil. Sorun şu ki, anlam konusunda kafamız bir hayli karışık. Anlam ile dikkat çekme/ses getirme birbirine karıştırıldığı için, hem veliler hem de öğretmenler anlamlı olanın değil daha ziyade ses getirecek işlerin peşinde.
Nitekim küçük kızın cevabı da kısa vadede ses getirici bir iş/performans olarak değerlendirildi. Öğretmen, sevgili öğrencisinden gurur duyduğunu ifade eden karne notu yazmış ve şevkle imzalamış, haberi hazırlayan muhabir ses getiren “başarısı” ile gurur duymuştur.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
21. yüzyılı kim temsil ediyor? Aptallar ve aptallıklar mı? 22 Kasım 2024 | 147 Okunma 19. yüzyıl epidemiye âşık, 21. yüzyıl laboratuvarda üretilmiş virüslerin eseri/esiri 15 Kasım 2024 | 98 Okunma Şiir Cumhuriyeti’nin o yalnız vatandaşları, merhaba... 08 Kasım 2024 | 202 Okunma Dizilerde Türk bayrağı... 01 Kasım 2024 | 308 Okunma Verilen hediye geri alınır mı? 25 Ekim 2024 | 142 Okunma