Zor günler yaşıyoruz. Dar günler yaşıyoruz. Dışımıza dışımıza
taştığımız günler yaşıyoruz.
Acıya karşı nasıl bir dil tutturacağımızı, şiddeti nasıl
kınayacağımızı, şehitlerin ailesine nasıl bir dil ile
yaklaşacağımızı hala bilmiyoruz.
Şunca yıldır bir ortak dil tutturamayışımızda bir tuhaflık yok
mu?
Ölenlerin sayısı yüksek olunca konserlerimizi iptal ediyoruz.
Yakamıza siyah bir kurdele takıp duyarlılığımızı resmediyoruz.
İnstagram çağında herkes “üzüntüsünü resmediyor” acele tarafından.
Keşke ben öleydim filan diye cümleler kuruyor magazin
yıldızları.
Sen ölme artist! Kimse senin ölmeni beklemiyor. Ama mesela düzenli
olarak yılda bir defa şehit yakınları için konser verebilirsin.
Kendi suretini resimlemek yerine, şehit yakınlarının kuruyan dal
hayatına düzenli olarak tanıklık edebilirsin.
Analar ağlamasın diye cümleler kurup sosyal medya takipçisine poz
vermek senin için bayağı faideli bir şey. Sen de bir defa değil her
an başkaları için kazancını faideli hale getirebilirsin.
Küfür niyetine bu ÜLKE BU ÜLKE diyorsunuz ya.
DURUN ORDA!
Mültecilerin her yerden kovulan bedenlerine bakıp da bir ülkemiz
olduğu için şükretmediğimiz/sorumluluklarımızı yerine
getirmediğimiz için pişmanlıktan kavrulacak günlere gelmeyiz
inşallah.