Pazarı pazartesine bağlayan gece teravih namazından gelince dm olarak bir kaç mesaj gördüm. “Şu konuda ne düşünüyorsunuz?” diyen mesajlar. “Şu konuda ne düşünüyorsunuz?” diye sorulan konulara genellikle “Bu konuda inşallah bir yazı yazayım” diye cevap veriyorum. Hakikaten de o konuda yazmaya gayret ediyorum. Mesela Ramazan-ı Şerif’in başında Ramazan münasebetiyle evlerinde “Noel ağacı”nı taklit eden Ramazan ağacı süslemelerinin görsellerini gönderip “Yorumunuzu merak ediyoruz” diyen takipçilerime bu konuda yazı yazmayı vaat ettim. Lakin Ramazan iklimini bu özenti anlayışa ayırmak istemediğim için yazıyı öteledim.
Ancak “orta öğretimde Matematik dersi seçmeli olacak bu konuda ne düşünüyorsunuz?” diyenlerle, “İyi ki seçmeli olacak zaten bir yüktü” diyenlerle karşılaşınca derhal şu tiviti attım:
Matematik dersi kesinlikle seçmeli ders olamaz. Tam tersine üniversitelerde sosyal bilim okuyan öğrencilerin de yılda en az iki kredi matematik dersi alması gerekiyor. Dijital kültür matematiğe dayalı bir kültür. Matematiğin seçmeli olması ne demektir! Destur!
Matematik dersinin seçmeli olması meselesine sosyal medya ahalisi ne sebeple tartışmaya başlamıştı?
Milli Eğitim Bakanı sayın Ziya Selçuk bir televizyon programına katılmış, Milli Eğitim politikalarındaki değişimi anlatmış, ancak onun bu anlatımı matematik seçmeli oluyor olarak “anlaşılıp” vay nasıl olur tepkileri yürümeye başlamış.
Mesela Cem Seymen şu tiviti atmış: