Dile düşen ne varsa artık olmadığı içindir.
“Birlikte yaşamak” mesela?
Hayatın değişen çehresini, zamanın ve mekanın farklılaşan yapısını
görmek istemeyenler birden karar verdi. Biz artık birlikte
yaşamıyoruz. Birlikte yaşayamadığımıza göre birlikte yaşamanın
gramerini yeniden yazmamız gerekiyor.
Hakikaten öyle mi?
Meseleyi bir öykü üzerinden takip etmek istiyorum. Hem de bu vesile
ile sizleri genç bir öykücü ile tanıştırmak istiyorum.
Öykücümüz Mustafa Başpınar, kitabının adı: Annemin Gözleri.
Annemin Gözleri adlı öykü kitabı 2016 Nisan'ında Dergah Yayınları
arasından çıktı. Yazarı 1979 Tokat doğumlu. Tokat'ı görünce pozitif
ayrımcılık yaptım ve masamda okunmak için bekleyen kitapların önüne
geçirdim “Annemin Gözleri” kitabının önce ilk sonra son öyküsünü
okudum. Son öykünün adı “Yaralarınız İyileşti mi?”
Öykünün anlatıcısı tıpkı yazarı gibi, Tokatlı ve Bitlis'in Hizan
ilçesine tayini çıkmış bir öğretmen.
Güzel bir öyküde aradığım iki husus vardır. Okuyucuyu başka
hayatlara yaklaştırması ve o başka hayatlara ait bilgi ve duyguyu
estetik bir dil ile inşa etmesi.