Sorunlarla dolu günümüz Türkiyesi’nin tartışma gündeminde, ilk sırada, anayasa ve Anayasa Mahkemesi bulunuyor. Anayasa ortada dururken bir dizi anayasaya aykırı kararlar ve işlemler gözleniyor. Anayasa Mahkemesi’nin anayasadan hareketle aldığı kararlar, anayasa gereği mahkemeleri de bağlarken, bir mahkeme o kararı uygulamıyor, bir başka mahkeme de o kararın alınmasında oy kullanan dokuz üye için suç duyurusunda bulunabiliyor.
Anayasa Mahkemesi kurum olarak, suçlanan üyeleri de bireysel olarak kendilerine yönelik tavırlar karşısında suskun kalıyor.
Yapabildikleri, kararlarında ısrar etmekten ibaret…
Dün ilk tepki sayılabilecek bir çıkış Anayasa Mahkemesi’nin eski başkanı Haşim Kılıç’tan geldi. Demokraside Birlik Vakfı‘nın düzenlediği ‘Türkiye’nin İkinci Yüzyılında Tam Demokrasi Hedefi ve Yeni Anayasa’dan Beklentiler Paneli’nde bir konuşma yaptı Haşim Kılıç ve yaşanan sıkıntıların temelinde var olan yanlışlıklar hakkında teşhislerini paylaştı.
Yaptığı doyurucu bir konuşma; hatta onun seviyesindeki bir kişiden gelmesi bakımından, mesajları bayağı cesur da sayılabilir.
Ortamın gürültüsüne kurban gitmemesi için, konuşmasından can alıcı bölümleri sizler için buraya aktarıyorum.