Neyse, ne için çıktığını anlasak da neden bu denli büyütülüğünü anlamakta herkesin zorlandığı bir krizi geride bıraktık ya, ne kadar sevinsek az.
Kriz halen devam ediyor olsaydı ülkemizin nelerle karşılaşacağını önceden kestirmek çok zor.
Ortaya çıkabilecek bazı sorunları tahmin edebiliyorduk, bir kısmını ben de yazdım, başkaları da; ancak yine de çok farklı sürprizlerle karşılaşmak da pekala mümkündü.
Gelişmeye bakıp “Operasyon bu” diyenlerin tespitleri doğruysa, operasyonu başlatanlar nasıl gelişeceğini ve nasıl bir sona erişeceğini de mutlaka hesaplamışlardır. İş, ülkemizin kurucularından olduğu Avrupa Konseyi’nden Türkiye’yi ihraca kadar varabilirdi.
O sürpriz hala ortadan kalkmış değil. Önümüzdeki ay içerisinde toplanacak olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin gündeminde Türkiye var ve o toplantıdan ülkemiz için ihraç kararı çıkabilir.
Konsey, o toplantıda, 1987 yılından beri ülkemizin bireysel başvurular ile ilgili kararlarını uygulama sözü verdiği Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bazı kararlarının yerel mahkemeler tarafından gözardı edilmesini görüşecek. Sözleşmesi’ne göre, böyle bir tavır Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkarılmayı gerektiriyor.