Rusya devlet başkanı Vladimir Putin ülkesinin Ulusal Güvenlik Konseyi’ni toplantıya çağırmış. Gazeteler, bunu, Finlandiya ile İsveç’in NATO’ya katılma aşamasında bulunduğu haberine bağlıyor.
Nükleer silahları kullanma tehdidinde bulunmuştu Putin; herhalde toplantıda o konuyu açacaktır.
Tesadüf bu ya, birbiriyle irtibatlı bu iki gelişmeyi hazmetmeye çalışırken, Avrupa Konseyi’nin başkanı Charles Michel de, İkinci Dünya Savaşı’nda nükleer bombayla yerle bir edilmiş, 100 binden fazla insanın hayatını kaybettiği Japonya’nın Hiroşima kentindeydi.
Michel oradan, Putin’e, nükleer silahlara başvurursa bunun çılgınlık olacağı mesajını vermekteydi.
Belki Hiroşima’dan sonra nükleer saldırıda 80 bin Japon’un öldüğü Nagasaki’ye de gider Michel…
İlginç haberlerin dünyaya ulaştığı sırada, dün akşam, ben de Netflix’te, yeni çevrilmiş ve birkaç gün önce izlemeye açılmış İkinci Dünya Savaşı’nın kaderini değiştiren bir olayla ilgili ‘Operation Mincemeat’ (Kıyma Operasyonu) filmini izliyor ve kendime, “Putin de böyle bir oyuna getirilmiş olabilir mi?” sorusunu soruyordum…
Filme konu olan tarihi istihbarat oyunu şu: Adolf Hitler, Avrupa’yı Almanya’nın arka bahçesi haline getirmek üzere askerlerini dört bir tarafa yolladığı ve bir çok ülkeyi işgal ederek sonuç da almaya başladığı sırada, bir sonraki hedefi olan İngiltere de, onun hevesini kursağında bırakmak için planlar yapmaktadır.
İngilizler Hitler’e bir tuzak kurarlar.