Kendimden biliyorum: Söyleyeceği bir şeyler olduğuna inanan ve yazmaya alışmış biri için yazı hayatından kopmak ve yazmadan durmak dıştan bakanların sandığından çok daha zordur.
Bazılarımız yazan ve görüş açıklayan, bunu yapmaya mahkum varlıklarız.
Şahin Alpay’ı çok uzun yıllar önce dönemin en çok satan dergilerinden biri olan ‘İslam’ adına röportaj yapmak üzere kendisinden randevu aldığımda tanımıştım.
Yıl 1983 olmalı.
Cumhuriyet gazetesinde, Hasan Cemal yayın yönetmenliğinde, daha geniş kitlelere ulaşma çabası gösteren gazetenin düzeyli bir ekinin sorumlusu olduğunu hatırlıyorum.
Hafızam beni yanıltmıyorsa, görüşme için, Cumhuriyet’in İttihat ve Terakki’den devralınan ünlü ‘Kırmızı Konak’ının en üst katındaki arşiv bölümüne çıkmam gerekmişti; oraya sığınmıştı Şahin Alpay…