Acaba Sedat Peker yurtdışında değil de Türkiye’de olsa ve videolarını birbiri ardına buradan yayınlasa ne olurdu?
Bu soruyu akla ilk gelebilecek sebeplerle sormuyorum. Merak ettiğim, ithamlarına maruz kalan insanların şimdi olduğu gibi o zaman da sessiz kalıp kalmayacakları…
[Sedat Peker şimdi ondan ‘suç örgütü lideri’ olarak söz eden siyasi kimlikli kişilerle yakın zamana kadar birlikte hareket ettiğini, bunun en belirgin örneği olarak da kendisine koruma verildiğini söylüyor. ‘Derin devlet’ diye andığı birinin milyarlık bir marinayı sahiplendiği ithamı başta olmak üzere çoğu devlet görevlisi olan bazı kişileri suçlayıcı iddiaları da seslendiriyor. Bu arada eski bir milletvekilini avukatı da olan bir yakınına dövdürdüğünü söyleyerek kendisini de ihbar ediyor.]
Yargı camiasının nasıl davranacağını merak ediyorum. Burada olsaydı hakkında soruşturma açılacağı kesin de, ithamına maruz kalanların temizlenmesine fırsat tanıyacak girişimleri olur muydu yargı mensuplarının, yoksa vahim ithamlar işitmezden ve görmezden mi gelinirdi?
Daha önce hükümetin bir tasarrufuna itiraz için kaleme alınmış bir bildiriye imza atan aydınlarla ilgili kanlı akıbet beklentisini de dillendirdiği bir mitingine, gazeteleri ve TV ekranlarında geniş yer veren medyamız, özellikle itibarı yerinde olanlar, şimdiki gibi o zaman da suskun kalırlar mıydı?
Medyamız videolarda söylenenlere dut yemiş bülbül vaziyetinde yaklaşıyor.