Son zamanlarda günümün önemli bir bölümü Youtube videoları izlemekle geçiyor; özellikle de bir bölümünün isimleri önünde ‘Dr.’ ve ‘Prof.’ unvanı da bulunan ekonomi alanı uzmanlarının videolarını…
Eşimi kızdırma pahasına bunu yapıyorum.
Çok kısa sürmüş işletme fakültesi öğrenciliğim sırasında sınavına hazırlanmak için geceli-gündüzlü çalıştığım ‘ekonomiye giriş’ ders kitabından sonra konuyla en yoğun ilgilendiğim dönemi şu sıralarda yaşıyorum.
Daha önce dikkat etmediğim, bilmediğim pek çok ayrıntının yeni farkına vardığımı itiraf ederim.
Yine de anlamakta zorlandığım ayrıntılar az değil.
En başta da şu soru: ‘Ekonomist’ olduğunu her fırsatta bizzat kendisinden dinlediğimiz bir devlet başkanının yönetiminde bulunduğu ülkemizde ekonomi neden bu halde?
Liderleri ‘ekonomist’ olmayan nice ülke bizde dert haline gelen ekonomik sorunları çok daha hafif yaşıyor ve birkaç müdahale darbesiyle enflasyonu geriletmeyi başarmış görünüyor; bizde ise konunun sahibi diye bildiğimiz bakan -maliye ve hazine bakanı Nureddin Nebati– enflasyonla mücadele yerine ‘enflasyonla birlikte büyüme’ tercihinde bulunulduğunu ilan etti ve enflasyon başını aldı gidiyor.
Dediği aynen şu: “Dövizi düşürmek için yüksek faiz artışı yapabilirdik; ama o zaman üretim bundan olumsuz etkilenirdi. Biz bir yol ayrımına gittik. Enflasyonla birlikte büyümeyi tercih ettik.”