Gazeteci milletinin ‘‘Git, filancayla şu konuda görüş’’ türü bir görevi üstlendiği andan itibaren gözü kimseyi görmez.
Zihninde mesleğe girdiği ilk günden başlayarak en sık duyduğu ‘‘Aptalca soru yoktur’’ vecizesi, kendisinden cevabı istenen konuda muhatabını en iyi nasıl konuşturacaksa öyle davranır.
Hem başbaşa görüşmelerde hem başka meslektaşlarıyla bir arada bulunduğu basın toplantısı gibi ortamlarda.
Yöntem gazeteciden gazeteciye değişebilir.
Ben yumuşak başlangıç sorularıyla karşımdakinin güvenini kazanmaya, rahatlamasını sağlayıp yalnız onun istediğinin değil, ama benim için önemli olanın da ağzından çıkmasını bu yolla garantiye almaya çalışırım.