Kişiler de bazen olağanüstü sıkıntılı dönemlerden geçerler, bunu hepimiz kendi hayatlarımızın gel-gitli safhalarından biliriz. Daha önemli olan, toplumların ‘akıl tutulması’ yaşadıkları zaman dilimleridir.
İntiharlar kişisel akıl tutulmalarının sonucudur. Almanya başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi, toplu intihar görüntüsü veren bir toplumsal akıl tutulmasını, 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamıştı; milyonlarca insan Avrupa’da o dönemde hayatlarını savaşlarda kaybetti.
‘Akıl tutulması’ dönem dönem toplumlara arız olan bir durumdur.
Günümüzde dünyanın genelinde benzer bir durum kendini belli ediyor.
Bir Avustralyalı, geçen ay, Yeni Zelanda’da, cuma namazına hazırlanan insanlarla dolu iki camiye saldırdı; aralarında çocukların ve kadınların da bulunduğu 50’den fazla Müslümanın hayatlarını söndürdü.
Dün Sri Lanka’da, Paskalya bayramlarını kutlamak üzere kiliselerde toplanmış insanlara karşı girişilen kanlı terör eylemlerinde 200’den fazla Hıristiyan öldü.