CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu birilerinden ‘kiralık kalem’ diye söz etmiş galiba.
Etraftan, CHP’yi destekleyen medyada bu çıkıştan rahatsızlık duyanlar olduğu izlenimi alıyorum.
‘Kiralık kalem’ yakıştırması kolay hazmedilecek bir sıfat değil; medyada bundan rahatsızlık duyanlar çıkmasını anlayabiliyorum. Gerçekten de o sıfatla kendilerinin kast edildiğini düşünenlerin buna itiraz etmeleri doğal.
Acaba CHP genel başkanı o çıkışla kimleri kast etmiş olabilir?
Bilmiyorum. Daha doğrusu bunu bilecek kadar yakından izlemiyorum medyamızı. Bazı gelişmeler neden sonra bana erişiyor. Bu defa da öyle oldu. Kılıçdaroğlu’nun o sıfatı kullandığı konuşmasını kaçırmışım; onun çıkışı medyada bazılarından tepki çekmiş, o gelişmenin de farkında olmamışım. Neden sonra olan bitenden haberim olabildi.
Yarım yüzyıla yakın siyasi gözlemciliğim süresince hiçbir liderin medyayla arasının sürekli iyi ve olumlu geçtiğini görmedim. Başlangıçta her lider medyanın gönlünü çelmek için çaba gösterir; sonrasında kendisini lidere yakın hisseden bazılarının bu konumunu partisine yön verme amacıyla kullanmaya kalktığını görünce veya böyle bir ihtimal belirince işin rengi değişir.