Türkiye’de bugüne kadar olabileceğine inanılmayan çok zor bir iş nihayet başarıldı. Birbirleriyle ortak paydası az olduğu bilinen eğilimleri temsil eden altı partinin liderleri, her ay bir araya geldikleri gibi, sonunda uzman partili kadroların üzerinde çalışarak tamamladıkları, yüzlerce maddeden oluşan 240 sayfalık ortak bir mutabakat metnine de imza attılar.
Bu Türkiye için önemli bir başarıdır ve bu başarıyı -ilk elde tuhaf görünse de- AK Parti’ye borçluyuz.
İktidarının son yıllarında AK Parti’nin ülkeye yaşattıkları, muhalif saflardaki ayrışmayı zayıflattı ve daha önce görülmemiş ortak bir iradenin oluşmasını sağladı.
Dün yapılan altılı mutabakatın ürünü olan metni tanıtma amaçlı toplantı, ülkemiz için, zorun başarılmasıdır.
Kendi özelimden bir örnekle ne demek istediğimi açayım.
Babam ile amcam uzun yıllar iki aileye de kazandıran ortak bir ticari hayatı sürdürdüler. Yetişme dönemim, aynı dükkanda yürütülen ticari faaliyetin iki kardeş ortağının çoğu kez birbiriyle konuşmamacasına dargın oldukları ortama tanıklıkla geçti. Bir ara mahkemelik olduklarını da hatırlıyorum.