Bir dost meclisinde seçimle ilgili senaryolar üzerinde çene yorulurken, neredeyse herkes, her şey olup bitmiş havasıyla konuşuyordu. Sandıklar açılmış, oylar sayılmış ve iktidarı rahatsız edecek bir tablo ortaya çıkmış havası ortama hakimdi.
Şaşırdığım, iddiaların cep telefonlarına kaydedilmiş kamuoyu yoklamalarına dayandırılmasıydı. Kimi bir yerlerden kendisine ulaştırılmış anket raporunu gösteriyor, kimi de gazete kupürlerini veya ekranlardan çektiği fotoğrafları…
Eh öyle. Kamuoyu yoklamaları büyük çoğunlukla İstanbul ve Ankara’da mevcut başkanların yerlerinde kalacakları sonucunu yansıtıyor. AK Parti sözcüsü Ömer Çelik, dün, “Geçen seçimde şu kişi önde diyenler yanıldı” tepkisini vermiş…
Bizler böyle konuşurken, siyasete yakın durduğunu bildiğim bir dostun sessizliğini bozmadığını fark ettim. Her konuda söyleyeceği olan birinin suskunluğu anlaşılır bir şey değildi.
Sonradan bana “Oradakiler içinde görüşlerimi işittiklerinde akıl sağlığımdan kuşkuya düşecekler olabilir diye sustum; beni ancak sen anlayabilirsin” diyecekti o dost.
Görüşlerini anlatınca neden çekindiğini anladım.