Meslek basamaklarını muhabirlikten başlayıp en tepeye kadar bir zamanlar ‘merkez’ denilen medyada teker teker atlayan bir dostum, önemli bir gazetenin başına getirildiğinde, bana, “Bir-iki sorunum var, sonrasında bu gazetede birlikte olacağız” demişti.
Kendisine gazetesinin kimlik algısını hatırlatarak “Beni bırak, sen orada o kimliği koruyarak başarılı olmaya bak” dediğimi hatırlıyorum.
O da hatırlıyordur.
Algılar dünyasında yaşıyoruz
Algıların gerçeklerden daha önemli olduğu bir dünyada yaşıyoruz. İnsanlar önlerine sunulanlar hakkında etraftan duyduklarıyla bir kanaat belirliyorlar ve o kanaati kolay kolay terk etmiyorlar. Taa ki, edindikleri kanaatin gerçeklere ters düştüğü kafalarına dank edene kadar…
Günün medya düzeni ve özellikle sosyal medya o kanaatin oluşmasında bayağı etkili.