İçindeki ağaçlarıyla özdeşleştiğine tanıklık ettiğim şehirler oldu. Bunların en etkileyicisi Roma idi. Antik şehir ile kucak kucağa yaşamakta olan modern Roma’nın çam ağaçları, sanki kurucusu Augustus’tan kalmış bir kent mirası gibi göğe yükselmekteydi.
Benzer başka örnekler sıralanabilir. Bugünlerde ise, çok daha küçük bir yerleşim olan Ormana’nın ıhlamur ağaçlarına takılmış durumdayım. Adını, bir Roma Antik Kenti olan Erymna’dan alan Ormana’ya…
Ormana, Akdeniz’i İç Anadolu’ya yani Side’yi Iconia’ya (Konya) bağlayan tarihi göç yolları üstünde kurulmuş bir gizli cennet. Mayıs’ta başlayan meyve geçit töreninin, Kasım sonunda kestane hasadı ile sonlandığı şahane bir mikro klima yerleşimi.
Ormana’da bağlar içine serpiştirilmiş çok sayıda ıhlamur ağacı da var. Ama insanı çeken, eni topu 30 metrelik çarşısı boyunca sıralanan ıhlamurlar oluyor. Ormanalının bu ağacı bir simge sayıp yol boyunca dikmesi bile övgüyü hak ediyor.