MİLLETİN parasının nasıl harcandığını denetlemek devlet olmanın gereğidir.
Devletler, tarihleri boyunca, dönemin devlet yapısına ve kültürüne göre değişik biçimlerde bu denetimi yapmıştır.
Denetim, demokratik hukuk devletlerinin ortaya çıkışından sonra daha önem kazanmış, demokrasinin gereği olarak vergilerin nasıl ve nereye harcandığı daha gelişmiş yöntemlerle denetim altına alınmıştır. Bunun nedeni, demokrasilerin halka hesap verebilirlik ve şeffaflık ilkeleridir.
Denetim bilinci, günümüzde artık her vatandaşın politik ve ekonomik birey kimliğiyle, oyunu ve vergisini takip etme hakkı olarak tanınmaktadır. “Eleştirel politik birey ve eleştirel ekonomik birey” kimliği taşımak ve onun gereği olarak, sadece sandıktan sandığa değil her süreçte verdiği oyun ve ödediği verginin hesabını sorabilmek, demokratik gelişmişlik ölçülerinden biri haline gelmiştir.
Bu bakımdan demokratik hukuk devletlerinde vergilerin (bütçenin) ve vergi dışı gelirlerin (kamusal fonların) denetlenmesi en liberal sistemlerde bile mevcuttur.
YÖNETİM-DENETİM İLİŞKİSİ
Denetim demokratik sistemin ayrılmaz bir parçası olmasına karşın, yönetim denetimden, yöneticiler denetçilerden pek hoşlanmaz. Denetim geçirmek soğuk bir konudur.