SURİYE'de Fırat Kalkanı harekâtı devam ederken, henüz başlamamış
Musul operasyonuna ilişkin olarak Türkiye'ye tepi yağmaya
başladı.
Önce Bağdat’tan ses geldi; Irak merkezi yönetimi Başika’da Türk
Silahlı Kuvvetleri (TSK) varlığı nedeniyle Türkiye’yi “işgalci”
ilan etti.
Bu açıklamanın mürekkebi kurumadan Irak’taki ABD kuvvetlerinden bir
albay da aynı yönde bir demeç verip, TSK varlığını koalisyon
dışında ve “illegal” diye niteledi.
Daha herhangi bir operasyon başlamamışken ABD’nin ve Bağdat’ın bu
aceleci tepkilerini neye bağlamak gerekir?
Bunun gerekçesinin tarihi bir “korku” olduğu anlaşılıyor.
Bu korku ABD’nin Irak’ı işali öncesinde, 1 Mart tezkeresi
müzakererinde de ortaya çıkmıştı.
Ünlü Musul-Kerkük meselesi...
Sanki Türkiye, Musul ve Kerkük’ü işgal edecekmiş gibi bir kaygıyla
hareket eden ABD ve yönlendirdiği Bağdat hükümeti şimdiden tepki
verip ön almaya çalışıyor.
Oysa Türkiye’nin ne Irak’ın ne Suriye’nin bir karış toprağında gözü
var...
Sadece sınırlarını ve toprak bütünlüğünü korumaya çalışıyor.
Yıllardır bu topraklardan Türkiye’ye yapılan terörist saldırılar,
PKK’ya verilen üsler, sağlanan silahlar, destekler hiç Türkiye’yi
ilgilendirmiyormuş gibi TSK varlığını “işgalci”, “illegal” ilan
edebiliyorlar.
Çekiç Güç boyunca Kuzey Irak’ın Türkiye’ye karşı nasıl bir terör
üssü haline getirildiğini bütün dünya biliyor.
İŞGALCİ KİM?
Bağdat hükümetine şu sorunun sorulması gerekiyor:
Binlerce kilometre uzaktan gelip ülkenizi işgal eden ve fiilen üçe
bölen ABD işgalci değil de Türkiye’yi bölmeye çalışan terör
örgütünün üslendiği ve her gün saldırdığı bu bölgede sınırımızın
hemen yakınında güvenlik gücü bulunduran Türkiye mi işgalci?
Bağdat’ı yerle bir eden ABD, Basra’ya giren İngiltere işgalci değil
de Türkiye mi işgalci?
Sanki Musul’da, Bağdat hükümetinin egemenliği sürüyor da Türkiye
onun yakınlarında işgalci olarak duruyor! Sanki Türkiye, Suriye’de
ABD ile aynı koalisyonda ama Irak’ta değil?