Sayın Cumhurbaş-kanım!
Bu mektubu, dost acı söyler kabilinden yazıyorum. Her lider gibi
sizin de, onca kalabalıklar arasında ne denli yalnız olduğunuzu
biliyorum!
Türkiye’miz bugünlerde İkinci Kurtuluş Savaşı’nı veriyor. Başta
dost ve müttefik bildiğimiz ülkeler olmak üzere tüm düşmanlarımız
tarafından içeriden ve dışarıdan kuşatılmış durumdayız.
Devlet ve millet hayatımızda üst üste çok çetin badireler
atlatıyoruz ve bunların her birisinin toplumumuzda da derin izleri
ve yansımaları oluyor.
Devleti idare eden sizler; her ne kadar gerçekleri haykırıyor ve
yapılması gerekenleri işaret ediyorsanız da, bunlar, maalesef
bürokraside gereği gibi yankılanmıyor. Duymazlıktan geliniyor veya
çarpıtılarak; kurunun arasında yaş da yakılıyor!
Her toplum gibi bizimde refahımız orta direktedir. Sınırlarımızdaki
savaşlar ve içerideki onca darbe girişimlerinden sonra, esnaf ve
işverenimiz çok büyük sıkıntılar içine girmiştir.