Bill Clinton’ın karşısında adeta el pençe duran Ecevit’i veya ABD tezlerine karşı çıkmaktan ürken Süleyman Demirel’in “Washington’a yapacağınız telefon uzun çalar ama açanı olmaz!” deyişini hatırlayın. Veya ABD’ye gidip eli boş dönen ve hatta randevu dahi verilmeyip geri dönen yetkililerimizi hatırlayın.
Nereden nereye geldik? ABD, mücadele ettiğimiz terör örgütlerini, gözümüzün içine baka baka silahlandırıp bir terör devletini burnumuzun dibinde kurmak istiyor. Biz de ABD’nin gözünün içine baka baka üst üste harekâtlar düzenleyip mahut projeleri tarihin çöplüğüne atıyoruz.