Son yüzyılda dünyanın geçirdiği iki büyük savaşta, birincisinin sonucunda İngiltere, ikincisinin sonucunda da ABD ve Sovyetler dünyanın eksenini belirledi.
Güçlüydüler, galip geldiler ve kendi çıkarları doğrultusunda dünyayı parsellediler.
Tabiatıyla her iki parselasyonda da dünya, sömürü ve zulüm eksenleri üzerine oturtuldu.
Maddi ve manevi olarak en büyük zararı da mazlum milletler ve onların hamisi konumundaki Osmanlı, biz Türkler gördük.
Birinci savaş, imparatorluk nizamlarını (düzen) altüst etti.
Böylece devletimizle beraber dünya üzerinde kısmen de olsa var olan adalet düzenini de yıktılar.
Artık hak güçlünündü ve altta kalanlar ölmeye mahkûmdu.
Batı’da dün olduğu gibi bugün de ‘Türk’ korkusu hâkimdir. Asırlar boyunca, çocuklarını “Türkler geliyor!” diye korkuttular ve sürekli olarak “Türkler bizim şehrimizi (ülkemizi) ne zaman ‘istila’ (fetih) edecek” diye endişeyle beklediler.
Bu korku bugün de var ve bunu asla silemezsiniz.