FETÖ ağzıyla ortak hareket eden batı medyasının görevi, envaiçeşit iftira ve karalamalarla Türkiye’yi kötü göstermek ve böylece onu, uluslararası mahkemelerde mahkûm etmektir.
Bütün bu şer odaklarının yaptığı, tek kelime ile Türkiye düşmanlığıdır. Eh, tüm bu hezeyanları, onların görevleridir deyip bir dereceye kadar anlamak mümkündür.
Peki, tüm bu düşmanlarla ortak hareket edip aynı dili kullanan, kendi ülkelerini karalayan ve düşmanca tavır sergileyen ana muhalefet partisine ve onun genel başkanına ne demeli?
Belli ki onca seçimlerde, kendisini hezimete uğratan Erdoğan ve AK Parti düşmanlığı, bunların akıllarını başlarından almış; Erdoğan’ı suçlamak isterken Türkiye’yi suçlu gösteriyorlar, Erdoğan’ı karalamak isterken Türkiye’yi karalıyorlar, Erdoğan’a iftira atmak isterken Türkiye’ye bühtanda bulunuyorlar.
Normal şartlarda, aklı başında hiçbir insan bu denli alçaklıklara imza atmaz, atamaz. Bundan dolayıdır ki, insan, ister istemez soruyor; icra edilen tüm bu çukur siyaset, kendilerini o makamlara getirenlere bir bedel ödemesi midir?
Zira dün de, bu rezillerle aynı pespaye iddialarda bulunmuş ve Türkiye’nin, yabancı terör örgütlerini silah temin ettiğini ileri sürmüştü.
Hemen ertesinde de, Almanya’ya gidip: ‘Türkiye’de can güvenliği yok, turist olarak bile sakın oraya gitmeyin!’ demişti.
Bugün de İngiltere’ye gidip “Turist olarak bile gitmeyin” dediği ülkesine, yabancı yatırımcıları davet ediyor! Kafaya bakar mısınız, Can güvenliğinin olmadığını söylediği yerde, mal güvenliği vaat ediyor.
Bu nasıl bir muhalefet ağzıdır ki sürekli olarak yalan söyleyerek iftiralar atmakta ve üstelik seçimler yaklaştıkça, bu denli alçakça söylemlerin dozu arttırılmaktadır.
Yalan ve iftiraları bir bir yüzüne vuruldukça ve her biri için maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkûm oldukça, asla yüzü kızarmıyor ve en ufak bir utanma emaresi göstermiyor.
Son hezeyanları ile gemi azıya almışa benziyor; zira hükümetten (Erdoğan) ziyade devleti, devletin kurumlarını, güvenlik birimlerini hedef almış durumda.
TSK’ya, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ve Jandarma Genel Komutanlığı’na atılan bu iğrenç iftiralar, öyle yenilir yutulur cinsinden değildir. Bunların hesabı mutlaka sorulmalı ve müfterileri ibretlik cezalara çarptırılmalıdır.